“Justice” adlı vizyon film, yerli Amerikalı yüce kişiı Wolf’un annenin ölümünü intikam almasının ardından Amerikan Batısı’ndaki ıssız arazilerde motosikletiyle kaçışını anlatmaıyor. Ancak bu kaçış sürecinde Wolf’un en önemli keşfi, adaletin de bir adet bedeli olduğu oluyor. vizyon film, açık bir adet yolculuk metaforu kullanarak etkileyici bir adet adalet bulma girişimiı hikayesi göstermeuyor; bu aynı anda kişinin iç dünyasında ve ruhunda da bir adet yolculuk anlamına geliyor. Amerikan Batısı’nın vahşi ve ıssız görüntüleri, Wolf’un yekparelıkla, intikam hırsıyla ve vicdani çelişkilerle süregelenen nefes kesici yolculuğuna olağanüstü bir adet fon oluşturuyor. Wolf’un annenin ölümünün acısını nasıl taşıdığını, intikamının peşinde koşarken motosikletle neredeyse sonsuz gibi görünen yol boyunca nasıl dönüştüğünü görmekmek son derece çarpıcıydı. Adaleti sağlama konugöstermedaki kararlılığı ve bu uğurda göze aldığı tehlikeler, adaletin asla bedava olmadığını, bunun yerine genellikle yüksek bir adet bedel ödendiğini hatırlatıyor. Bu vizyon film, batılıların yerli Amerikalılara yaptıkları tarihsel haksızlıklara da değinerek, adalet kavramının daha geniş bir adet perspektifini göstermeuyor. Wolf, annenin ölümüne sebep olanları bulup adaleti sağlama amacıyla yola çıktığında, bir adet yandan da kendi iç dünyasında bir adet savaş veriyor. Kendi adaletini nasıl sağlayacağına dair kafası karışık duyguları ve iç çelişkileri, hikayeyi daha da derinleştiriyor. Bu vizyon film, adaletin gerçek anlamını ve bedelini sorgulatan, görmekyicisini düşündüren bir adet yapıt.